
7226 Sayılı Kanunun Geçici 1. Maddesi Kapsamında Yargısal Sürelerin Durmasına İlişkin Değerlendirme
Covid-19 tüm dünyayı ve ülkemizi etkisi altına almış olması sebebi ile pek çok alanda işler durdu, faaliyete ara verildi ve pek çok iş ve iş yeri bu durumdan etkilendi. Bu kapsamda yargı faaliyetleri de salgından etkilendi ve buna ilişkin bazı kararlar alındı. Bu kararlar genellikle yargılama faaliyetleri ve icra iflas takiplerine ilişkin kararlardır. Bu yazımızda yargı faaliyetlerine ilişkin sürelerin durması hususu üzerinde duracak olup, icra iflas takiplerine ilişkin süreler konusu başlı başına ayrı bir konu olduğundan bu yazımızda değinmeyeceğiz.
Yargı faaliyetlerinde sürelerin durmasına ilişkin hüküm, 7226 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun geçici 1. maddesi ile 26.03.2020 tarihli ve 31080 sayılı (Mükerrer) Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Geçici 1. madde kapsamında yargı faaliyet sürelerini durduran hükümleri değerlendirecek olursak; öncelikle işbu maddenin düzenlenmiş olmasındaki amacın Covid-19 salgını sürecinde hak kayıpları yaşanmasına engel olmak olduğunu belirtmek gerekir.
Maddenin birinci fıkrasının a bendinde; dava açma, icra takibi başlatma, başvuru, şikayet, itiraz, bildirim, ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü süreler ve zorunlu idari başvuru süreleri dahil olmak üzere bir hakkın doğumu, kullanımı veya sona ermesine ilişkin tüm sürelerin, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile usul hükmü içeren diğer kanunlarda taraflar bakımından belirlenen sürelerin ve de bu kapsamda hakim tarafından tayin edilen sürelerin 13.03.2020 tarihinden 30.04.2020 tarihine kadar durmuş olduğu belirtilmiştir. Ayrıca bu bent kapsamında, arabuluculuk ve uzlaştırma kurumlarına ilişkin sürelerde de aynı hüküm geçerlidir.
Maddede; yukarıda bahsi geçen süreler, durma süresi olan 30.04.2020 tarihini takip eden günden itibaren işlemeye başlayacağı, durma süresinin başladığı 13.03.2020 tarihi itibari ile bitimine on beş gün ve daha az kalan sürelerin durma süresinin bitim tarihi olan 30.04.2020 tarihini takip eden günden başlamak üzere on beş gün uzamış sayılacağı da belirtilmiştir. Ayrıca bu madde, salgının devam etmesi halinde Cumhurbaşkanına durma süresini altı ayı geçmemek koşulu ile bir kereliğine uzatma ve bu döneme ilişin kapsamı daraltma hakkı vermektedir. Buna ilişkin kararlar Resmi Gazetede yayımlanır.
Örnek vermek gerekirse; diyelim ki kişinin açmak istediği bir dava var ve dava açma süresi 60 gün olup, bu süre 14.02.2020 tarihinde başlamıştır. Normalde dava açmak için son gün 13.04.2020 iken bu madde hükmü sebebi ile 14.02.2020 tarihinde başlayan süre 13.03.2020 tarihinde durur. Henüz dava açma süresinin dolmasına 31 gün varken durmuş olması sebebi ile bu süre 30.04.2020 tarihini takip eden gün itibari ile tekrar işlemeye başlar ve dava açma süresinin son günü 31.05.2020 tarihi olur.
Diyelim ki bu dava açma süresinin bitmesine 13.03.2020 tarihi itibari ile 13 gün kalmıştı ve bu tarihte süreler durdu, bu durumda süre durur ve otomatik olarak 30.04.2020 tarihini takip eden günden başlamak üzere on beş gün kabul edilir ve son gün 15.05.2020 tarihi olur.
Suç ve ceza, kabahat ve idari yaptırım ile disiplin hapsi ve tazyik hapsi için kanunlarda düzenlenen zamanaşımı süreleri, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununda düzenlenen koruma tedbirlerine ilişkin süreler ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda düzenlenen ihtiyati tedbiri tamamlayan işlemlere ilişkin sürelerin bu madde kapsamı dışında olduğuna ilişkin olarak ikinci fıkra hükmü maddeye eklenmiştir.
Durma süresince duruşmaların ve müzakerelerin ertelenmesi dahil olmak üzere alınması gereken diğer tüm tedbirler ile buna ilişkin usul ve esasları belirleme yetkisi dördüncü fıkra kapsamında; Yargıtay ve Danıştay bakımından ilgili Başkanlar Kuruluna, ilk derece adli ve idari yargı mercileri ile bölge adliye ve bölge idare mahkemeleri bakımından Hâkimler ve Savcılar Kuruluna, adalet hizmetleri bakımından Adalet Bakanlığına verilmiştir. Belirtmek gerekir ki, bu maddeye ilişkin hükümleri yürütme yetkisi Cumhurbaşkanındadır.
7226 sayılı Kanun ile yargı sürelerinin durması, yargı faaliyetlerinin yürütülmesi esnasında hak kaybı yaşanmaması açısından önem taşımaktadır. Tüm ülkeyi etkileyen Covid-19’un kişiler aracılığı ile yürütülen yargı faaliyetlerini etkilememesi ihtimali bulunmamaktadır. Yazıda açıklamış olduğumuz yargıda sürelerin durması hususuna ilişkin olarak şu bilgiyi eklemekte fayda olacaktır; sürelerin durmuş olması yargıya ilişkin işlerin devam etmediği anlamına gelmemektedir. Belirtmiş olduğumuz şekilde süreler anlamında istisnalar söz konusu olduğu gibi aynı zamanda alınan tedbirler ve düzenlenen geçici usuller ile yargı faaliyeti normale göre daha yavaş olsa da devam etmektedir.
Bir yanıt bırakın